evet yeni dizimizi tanıtalım twenty again,
Dizinin oyuncularına fln bakarsınızın vikiden. Bu uzun zamandır izleme listemde olan fakat yoğunluktan izleyemediğim dizilerdendi. keşke daha önce izleseymişim, şu anda 10. bölümdeyim ve çok beğendim. muhtemelen bu yazıyı yayınladıgımda bitirmiş olurum o yüzden sonlara doğru bitirip bitirmediğimi yazarım.
biz gelelim konusuna,dizi 38 yaşın daki Ha No Ri yani başrolümüzün mutsuz hayatı ile başlıyor, bu kızcagızımız sanat lisesinde dans bölümünde, bir kaza ve salaklık sonucu 18 yaşında liseyi bitirmeden hamile kalıyor. daha da kötüsü hamile kaldığı adamı o kadarda iyi tanımıyor, adamda almanyada üniversite öğrencisi. Neyse kızımız okulunu bırakıp çocukla almanyaya gidiyor ve yıllarca almanyada yaşıyor. Bu arada tam bir ev hanımı oluyor, tabi ki üniversiteye gitmiyor. hayatının merkezine çocugunu ve kocasını yerleştiriyor. evden çok az çıkıyor ki kocasıda okumamış oldugu için karısını beğenmediğinden pek de insanla tanıştırmıyor. Burda tam kadına kızacak oluyorum, sonra anadoluda ki kendine çocuguna adamış anneler geliyor aklıma aynı bokun sarısı bizim kültürümüzde de var diyorum susuyorum. Sonra kendi anneme bakıyorum o da yıllarca bizi yetiştirmek için sadece bizimle ilgilenmiş, tamam bu kadın kadar içine kapanık yaşamamış ama o tamamen babamın über süper bir insan olmasından kaynaklı. Neyse, dizi korede geçsede sanki türkiyede geçiyor öyle yakın bir konu. Sonunda bunlar koreye geri dönüyorlar,ve kadın evde tv ve mutfakta yaşamına devam ediyor, bu arada oğlu büyümüş annesini beğenmiyor haspam. Muhtemelen annesinin babasına hiç birşey dememesinden ve sürekli eziliyor olmasından dolayı kızgın ve küskün. Birazda babadan bahsedeyim, Psikoloji profesörü ama terzi kendi söküğünü dikemez misali kadını öyle bir sindirmiş öyle bir pislik ki, bunun neresi psikolog dedirtiyor. Aşırı kuralcı ve kuaralların dışından hiç çıkmayan bir adam.
Dizinin aile tarafı böyleyken, arkadaş tarafında ise HaNoRa nın liseden arkadaşları var Cha Sun ve Yoo Young. Cha sun lisedeyken kızımıza aşık olmuş bir yapımcı, çok başarılı ama HaNoRa yı unutamamış, çok sevilen bir hoca üniversitede. Yoo Young hayallerinigerçkeleştirmiş dansçı olmuş ve daha sonra dans studyosu açmış bir kadın hiç evlenmemiş, HaNoRa nın en yakın arkadaşı.
Olaylar çiftimizin boşanma belgelerini imzalamasıyla başlıyor ilk bölümde, çünkü şerefsiz koca nın sevgilisi var ve karısını beğenmiyor, entellektüel hiçbirşey paylaşamıyoruz, hala şiveli konuşuyor fln diyor sürekli. Kadın yıkılıyor tabi adamla evlenmek için almanyaya gittiğinde tüm köprüleri yıkmış onlardna başka kimsesi yok. Boşanmalaırnı üniversite sınavına kadar erteliyorlar ki çocukları etkilenmesin. Bu arad süper zeki başrolümüzünde aklına bir fikir geliyor diyorki bende üniversite okursam kocam benden ayrılmaz diyor ve gizli gizli sınavlara çalışıyor. Gel zaman git zaman 2 bçk yılın sonunda oğlu ile aynı üniversiteyi kazanıyor, ve eski arkadaşı (yapımcı olan) ile karşılaşıyor. Konunun devamı spoiler olacağı için yazmıyorum ama konusu burdan sonra kadının üniversite yaşamına tutunması, kendi benliğini ve kişiliğini tekrar kazanması, seski dans günlerine dönmesi mal kocasının pisliklerini görmesi şeklinde devam ediyor. Tabiki her seferinde kadın pişmanlıklarını belirtiyor ve hayatının bir kısmı keşkelerle dolu. Bir otobiyografi yazıyor 6 satır doğdum okudum dansçı olmayı hayal ettim hamile kaldım çocuk yaptım ve büyüttüm. Acınası bir hayat yaşadıgını fark ediyor ve kendi yaşamı için savaşıyor.
Geleleim ben bu diziyi neden bu kadar çok sevdim. Çünkü dizi ders niteliğinde, kendi hayatını kurmanın kendi özgürlüklerine sahip çıkmanın önemini vurguluyor. erken yaşta evlenenlerin okulu bırakkanların çektiklerini gösteriyor. evliliğin herşey olmadıgını gün gelince herkesin birbirini bırakabilecegini anlatıyor. ve hiçbir şekilde hayatını başka insanalr için feda etmemen gerektiğini. Tek bir hayatmız ve tek bir bugünün oldugunu bunun kıymetinin bilinmesi gerektiğini çok güzle bir şekilde işliyor. Lise bebelerine filan izletilsede şu evlilik meraklısı insanlar bir uyandırılsa keşke.
Neyse işte izleyin gönül rahatlığı ile, eminim sizde seveceksiniz.
Dizinin oyuncularına fln bakarsınızın vikiden. Bu uzun zamandır izleme listemde olan fakat yoğunluktan izleyemediğim dizilerdendi. keşke daha önce izleseymişim, şu anda 10. bölümdeyim ve çok beğendim. muhtemelen bu yazıyı yayınladıgımda bitirmiş olurum o yüzden sonlara doğru bitirip bitirmediğimi yazarım.
biz gelelim konusuna,dizi 38 yaşın daki Ha No Ri yani başrolümüzün mutsuz hayatı ile başlıyor, bu kızcagızımız sanat lisesinde dans bölümünde, bir kaza ve salaklık sonucu 18 yaşında liseyi bitirmeden hamile kalıyor. daha da kötüsü hamile kaldığı adamı o kadarda iyi tanımıyor, adamda almanyada üniversite öğrencisi. Neyse kızımız okulunu bırakıp çocukla almanyaya gidiyor ve yıllarca almanyada yaşıyor. Bu arada tam bir ev hanımı oluyor, tabi ki üniversiteye gitmiyor. hayatının merkezine çocugunu ve kocasını yerleştiriyor. evden çok az çıkıyor ki kocasıda okumamış oldugu için karısını beğenmediğinden pek de insanla tanıştırmıyor. Burda tam kadına kızacak oluyorum, sonra anadoluda ki kendine çocuguna adamış anneler geliyor aklıma aynı bokun sarısı bizim kültürümüzde de var diyorum susuyorum. Sonra kendi anneme bakıyorum o da yıllarca bizi yetiştirmek için sadece bizimle ilgilenmiş, tamam bu kadın kadar içine kapanık yaşamamış ama o tamamen babamın über süper bir insan olmasından kaynaklı. Neyse, dizi korede geçsede sanki türkiyede geçiyor öyle yakın bir konu. Sonunda bunlar koreye geri dönüyorlar,ve kadın evde tv ve mutfakta yaşamına devam ediyor, bu arada oğlu büyümüş annesini beğenmiyor haspam. Muhtemelen annesinin babasına hiç birşey dememesinden ve sürekli eziliyor olmasından dolayı kızgın ve küskün. Birazda babadan bahsedeyim, Psikoloji profesörü ama terzi kendi söküğünü dikemez misali kadını öyle bir sindirmiş öyle bir pislik ki, bunun neresi psikolog dedirtiyor. Aşırı kuralcı ve kuaralların dışından hiç çıkmayan bir adam.
Dizinin aile tarafı böyleyken, arkadaş tarafında ise HaNoRa nın liseden arkadaşları var Cha Sun ve Yoo Young. Cha sun lisedeyken kızımıza aşık olmuş bir yapımcı, çok başarılı ama HaNoRa yı unutamamış, çok sevilen bir hoca üniversitede. Yoo Young hayallerinigerçkeleştirmiş dansçı olmuş ve daha sonra dans studyosu açmış bir kadın hiç evlenmemiş, HaNoRa nın en yakın arkadaşı.
Olaylar çiftimizin boşanma belgelerini imzalamasıyla başlıyor ilk bölümde, çünkü şerefsiz koca nın sevgilisi var ve karısını beğenmiyor, entellektüel hiçbirşey paylaşamıyoruz, hala şiveli konuşuyor fln diyor sürekli. Kadın yıkılıyor tabi adamla evlenmek için almanyaya gittiğinde tüm köprüleri yıkmış onlardna başka kimsesi yok. Boşanmalaırnı üniversite sınavına kadar erteliyorlar ki çocukları etkilenmesin. Bu arad süper zeki başrolümüzünde aklına bir fikir geliyor diyorki bende üniversite okursam kocam benden ayrılmaz diyor ve gizli gizli sınavlara çalışıyor. Gel zaman git zaman 2 bçk yılın sonunda oğlu ile aynı üniversiteyi kazanıyor, ve eski arkadaşı (yapımcı olan) ile karşılaşıyor. Konunun devamı spoiler olacağı için yazmıyorum ama konusu burdan sonra kadının üniversite yaşamına tutunması, kendi benliğini ve kişiliğini tekrar kazanması, seski dans günlerine dönmesi mal kocasının pisliklerini görmesi şeklinde devam ediyor. Tabiki her seferinde kadın pişmanlıklarını belirtiyor ve hayatının bir kısmı keşkelerle dolu. Bir otobiyografi yazıyor 6 satır doğdum okudum dansçı olmayı hayal ettim hamile kaldım çocuk yaptım ve büyüttüm. Acınası bir hayat yaşadıgını fark ediyor ve kendi yaşamı için savaşıyor.
Geleleim ben bu diziyi neden bu kadar çok sevdim. Çünkü dizi ders niteliğinde, kendi hayatını kurmanın kendi özgürlüklerine sahip çıkmanın önemini vurguluyor. erken yaşta evlenenlerin okulu bırakkanların çektiklerini gösteriyor. evliliğin herşey olmadıgını gün gelince herkesin birbirini bırakabilecegini anlatıyor. ve hiçbir şekilde hayatını başka insanalr için feda etmemen gerektiğini. Tek bir hayatmız ve tek bir bugünün oldugunu bunun kıymetinin bilinmesi gerektiğini çok güzle bir şekilde işliyor. Lise bebelerine filan izletilsede şu evlilik meraklısı insanlar bir uyandırılsa keşke.
Neyse işte izleyin gönül rahatlığı ile, eminim sizde seveceksiniz.
Yorumlar
Yorum Gönder